9 Nisan 2017 Pazar

Veronica Guerin

Bu yazımda sizlere hikâyesinden film yapılmış, şarkısı bestelenmiş bir kadından, 1958 yılında dünyaya gelmiş Veronica Guerin’den bahsedeceğim.
İrlandalı uyuşturucu mafyası tarafından 1996 yılında öldürülen İrlandalı bir gazetecidir kendisi. Başarılı bir gazeteci, olan Veronica muhasebe ve politik araştırmalar üzerine eğitim aldı. 1994 yılında suç olayları üzerine yazılar yazmaya başladı.  Yer altı dünyası ile ilgili haberler yaptığı için yazılarında rumuz isimler kullanıyordu, İrlanda’nın "onur kırıcı yayın yapmama" yasasına karşı suç olayları hep kaleminde olacak kadar da cesur bir kadın gazeteciydi. Ülkedeki uyuşturucu çetelerini yok etmeyi hedefleyen cesur, idealist ve mesleğine tutkusu olan bir kişilik olması hayatını çok farklı bir yöne çekecekti.  1996 yılında yolda arabasındayken yanına yaklaşan bir motosikletteki iki kişi tarafından 5 el ateş edilerek öldürüldü. Gerçekleri gün yüzüne çıkarması uğruna canından olmuştu ama ölümü büyük tepki topladı.
Veronica; İrlanda’nın Abdi İpekçisi, Uğur Mumcusu, Ahmet Taner Kışlalısı’dır aslında.  Peki ölümünün ardından neler oldu, suçluları yakalandı mı? İrlanda Parlamentosu suçları önlemek adına daha caydırıcı ve cezalandırmaya yönelik bir yasayı hayata geçirmek için çalışmalara başladı ve toplanan vergilerden de bu yönde bir kaynak ayrılmasına karar verdi. Birtakım yasalar çıkarıldı ve bir de maddi destek sağlamak amacıyla büro kuruldu. Ölümünden iki yıl sonra suçluları yakalandı ve cezalandırıldı. Hikâyesinden esinlenerek çekilmiş iki filmi ve dört şarkısı var. Mesleğine olan aşkı, doğruların peşinden koşması ile hayatı elinden alınmış olan bu kadın gazeteci, bir ülkenin ve insanların hayatını yenilemiş ve yaşanan suç oranlarının büyük ölçüde azalmasını sağlamıştı.
Bu kadın gazeteciden neden söz ettiğime gelirsek, filmini izlediğimde beni çok etkilemişti ve gerçek hikâyesini araştırmıştım. Gazetecilerin mutlaka izlemesi gereken filmler arasında olan filmi ve örnek alınması gereken bir hayatı olduğunu düşünüyorum.

Medyanın 4.güç sayıldığını ve teknoloji çağında olduğumuzu da göz önüne alırsak yaşadığımız her şey kader olmaktan çıkar. Gazetecilerin ve medyanın toplumlar üzerinde gözle görülmeyen sadece düşünceyle fark edilebilen bir etkisi olduğunu düşünüyorum. Doğruları duyurmak adını yaşamını yitirmiş tüm gazetecileri sevgi ve saygıyla anıyorum. Doğruları yazan kalemlerin hiç tükenmediği bir dünya diliyorum...

Related Posts:

  • Kadına Uzanıyor Tüm Eller Ülkemizde olmayan fakat Afrika ve Ortadoğu’da 29 ülkede yapılan bir uygulama hakkında yazmak istedim. Kız çocuklarına ve kadınlara uygulanan kadın sünneti. Uluslararası örgütler bunu “Female Genital Mutilation” kadın ge… Read More
  • Güle Güle 2017 Koskoca bir yıl daha geride kaldı demek isterdim fakat bundan önce geçen yıllardaki gün sayısı geçen bu yıl ile aynı. 365 günlük bir zaman dilimi düştü gitti takvimlerden… Peki, biz bu yıl hanemize neler kaydettik? Ne k… Read More
  • Sevgi Şerbeti Zamanın birinde ıssız bir tepenin başında bir küçük köyde mutlu insanlar yaşarmış.Herkes ve her şeyden o kadar uzak yaşarmış ki bu insanlar kimsenin kimseyle bir derdi olmazmış. Bu köyde yüzlü yaşlarda bir usta yaşarmış,… Read More
  • Gazeteci Gün Senin Günün  1922 yılında “Basın, milletin müşterek sesidir. Bir milleti aydınlatma ve irşatta, bir millete muhtaç olduğu fikrî gıdayı vermekte, hulâsa bir milletin hedefi saadet olan müşterek bir istikamette yürümesini teminde, … Read More
  • #KızÇocuklarıEvlenmeyecek Diyanet felaketlerin önünü mü açıyor? Diyanetin kız çocuklarının evlenmesi üzerine kafa yorduğu kadar insanlığın iyiye gitmesi üzerine biraz çalışsaydı belki insanlığa bir buket çiçek uzatırdı. Son günlerde yine gündeme bo… Read More

0 yorum:

Yorum Gönder